29 Eylül 2007 Cumartesi

Bilim ve bilimsel düşünce nedir?



Bilim hakkında yapılmış pek çok tanımlama bulunmaktadır. Bu çalışmada bilim kavramına ilişkin yapılan tanımlamalara değinirken özellikleri ile bilimi açıklamaya çalıştım.

Bilim;
“Evrenin ye da olayların bir bölümünü konu olarak seçen, deneysel yöntemlere ve gerçekliğe dayanarak yasalar çıkarmaya çalışan düzenli bilgidir."

“Genel geçerlik ve kesinlik nitelikleri gösteren yöntemli ve dizgesel bilgidir.”

“Belli bir konuyu bilme isteğinden yola çıkan, belli bir ereğe yönelen bir bilgi edinme ve yöntemli araştırma sürecidir.”

Bilimin insanın doğaya egemen olma isteğiyle ortaya çıktığı söylenebilir. İnsanoğlu var oluşundan beri doğayı bilmek, doğaya egemen olmak istemiştir. Bu nedenle, insan var oluşundan beri doğayla savaşmaktadır. Son zamanlarda, bu görüsün tersi ortaya atılmıştır: İnsan doğayla barış içinde yaşama çabası içindedir. Gök gürlemesi, şimşek çakması, Ay’ın ye da Güneş’in tutulması, hastalıklar, afetler, vb. doğa olayları bazen insanların merakını çekmiş, bazen de korkutmuştur. Öte yandan, bu olgu, insanı, doğa korkusunu yenmeye ve merakını gidermeye zorlamıştır. Korkuyu yenebilmenin ye da merakı gidermenin tek yolunun, doğa olaylarını bilmek ve ona egemen olmak olduğunu anlamıştır. Peki, insanoğlunun doğayla giriştiği amansız savasın tek nedeni bu mudur? Başka bir deyişle, bilimi yaratan güdü, insanoğlunun gereksinimleri midir?

Elbette korku ve merakın yanında başka nedenler de vardır. İnsanın (toplumun) egemen olma isteği, beğenilme isteği, daha rahat yaşama isteği, üstün olma isteği vb. nedenler bilgi üretimini sağlayan başka etmenler arasında sayılabilir. İnsanin korkusu, merakı ve istekleri hiç bitmeden sürüp gidecektir. Öyleyse, insanin doğayla savası (barışma çabası) ve dolayısıyla bilgi üretimi de durmaksızın sürecektir.

Bilim, yüzyıllar süren bilimsel bilgi üretme sürecinde kendi niteliğini, geleneklerini ve standartlarını koymuştur. Bu süreçte, çağdaş bilimin dört önemli niteliği oluşmuştur: çeşitlilik, süreklilik, yenilik ve ayıklanma. Şimdi bunları kısaca açıklamaya çalışayım.

Çeşitlilik: Bilimsel çalışma hiç kimsenin tekelinde değildir, hiç kimsenin iznine bağlı değildir. Bilim herkese açıktır. İsteyen her kişi ye da kurum bilimsel çalışma yapabilir. Dil, din, ırk, ülke tanımaz. Böyle olduğu için, ilgilendiği konular çeşitlidir; bu konulara sinir konulamaz. Hatta bu konular sayılamaz, sınıflandırılamaz.

Süreklilik: Bilimsel bilgi üretme süreci hiçbir zaman durmaz. Krallar, imparatorlar ve hatta dinler yasaklamış olsalar bile, bilgi üretimi hiç durmamıştır; bundan sonra da durmayacaktır.

Yenilik: Bir evrim süreci içinde her gün yeni bilimsel bilgiler, yeni bilim alanları ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla bilime, herhangi bir anda tekniğin verdiği en iyi imkânlarla gözlenebilen, denenebilen ye da var olan bilgilere dayalı olarak usavurma kurallarıyla geçerliği kanıtlanan yeni bilgiler eklenir.

Ayıklanma: Bilimsel bilginin geçerliği ve kesinliği her an, isteyen herkes tarafından denetlenebilir. Bu denetim sürecinde, yanlış olduğu anlaşılan bilgiler kendiliğinden ayıklanır; yerine yenisi konulur.

Bilimselliğin Ölçütleri Neler Olabilir ?

Her bilim dalının kendine özgü bir konusu olmalıdır.
Bilimsel çalışmalar, bilimsel yöntemle yapılmalıdır.
Bilimsel sonuçlar güvenilir olmalıdır.
Bilimsel sonuçlar bir kişi ya da grubun tekelinde olmamalıdır.
Bilim nesnel (objektif) olmalıdır.
Bilim eleştiriye açık olmalıdır.
Bilim genelleyici olmalıdır.
Bilim akla ve mantığa dayanmalıdır.
Bilimin amacı, bilimsel yasa ve kurallara ulaşmak olmalıdır.

Bilimsel düşünce, her şeyi bilim ölçüsüne göre değerlendirmektir. Bilimsel düşünce sorgulamayı, eleştirmeyi, bilimin açıklamalarına göre düşüncelerine ve eylemlerine yön vermeye çalışmayı, eleştirilere açık olmayı, nesnel olmayı, gerçekçi olmayı ve insancıl olmayı içerir.

1 yorum:

GULSUN dedi ki...

Kırmızı başlıklı kız,

Blog'un tasarımı oldukca başarılı...Yorunlarımı, Cem ve Pınar'dan sonra gönderecegim...

Borderwalking