30 Eylül 2007 Pazar

Genç Bilimadamına Öğütler Kitap Özeti


Sir Peter Brian Medawar (1915-1987) Genç Bilim Adamına Öğütler (Advice to A Young Scientist) kitabında, bilim dünyasına girmeyi düşünen ve girmiş olan her yaştan insana, sahip olduğu birikim ve deneyimlerinden yola çıkarak tavsiyelerde bulunmaktadır.

Bir bilimcinin sahip olması gereken niteliklere ve becerilere değinen yazar, genç bir bilim insanının bu yeterliliklere sahip olup olmadığını nasıl değerlendirebileceğinden söz etmiştir. Yazara göre bilimsel araştırmacılığa uygun olması için bir kişinin; sezgilerine güvenen, sabırlı, hoşgörülü, meraklı ve ısrarcı bir kişiliğe sahip olması gerekmektedir.

Yazara göre araştırma yapmak, bir problemin onu çözümlenebilir kılabilecek püf noktalarını bulmak sanatıdır. Bu bağlamda püf noktaları yakalayabilmek için bir bilimcinin, üzerinde araştırma yaptığı konunun alanyazındaki yerine hakim olması gerektiğini belirtmiştir. Fakat bunu yaparken araştırmacının aşırıya kaçmadan yararlanacağı kaynakları özenle seçmesi gerektiğini vurgulamıştır. Ona göre pür kitaplara bağımlı çalışmak araştırmacının hayal gücünü sınırlayacak ve köstekleyici bir etki yapacaktır. Genç bilimci, bunun yerine uygulamalı çalışmalar üzerine de yoğunlaşmalı, bu alanda çalışmalar yapmalıdır.

Medawar, genç bir bilimcinin yeni bir araştırma konusu seçerken düşebileceği yanılgıları belirterek, doğru ve nitelikli bir araştırma konusunu nasıl seçilebileceği konusundaki deneyimlerini aktarmıştır. Seçilecek araştırma konusunun bilim ve insanlık için önemli olması gerektiğini vurgulayarak önemli buluşlar yapmak isteyen bir bilimcinin önemli problemler üzerinde çalışması gerektiğini ileri sürmüştür.

Yazar bilimde cinsiyet ve ırk ayrımına da değinmiştir. Sahip olunan ırk ya da cinsiyetin bilimsel çalışmalarda hiçbir üstünlüğünün olmayacağını iddia eden yazar, belli bir ırka ya da cinsiyete mensup olan bilimcilerin daha başarılı oldukları yönündeki görüşleri kesin bir dille reddetmektedir. Bunun yanı sıra kadınların sezgilerinin güçlü olması nedeniyle bir araştırmayı daha iyi gerçekleştirebilecekleri örneğinde olduğu gibi bilimsel bir çalışmanın başarısının cinsiyetle ilişkilendirilmesinin yanlış olduğu fikrini savunmuştur.

Medawar, bilim dünyasında yaşlı ve genç bilimcilerin birbirleriyle olan ilişkilerini, ast-üst ilişkilerini deneyimlerine dayanarak değerlendirmiş, genç bilimcilere tavsiyelerde bulunmuştur.

Bir bilim insanının eleştirel düşünme becerileri, yaşam tarzı, öncelikleri, yükümlülüklerini da belirterek, bu konular hakkında deneyimleri aktararak tavsiyelerde bulunmuştur.

Yazar genç bilimcilere yaptıkları araştırmaları diğer bilimcilere aktarırken dikkat etmeleri gereken hususlar hakkında da aydınlatıcı ipuçlarına yer vermiştir. Verilen süreyi etkin kullanma, dinleyicilere hitap ederken kullanılacak üsluba ve sunumda yer alacak ifadelere ilişkin detaylandırılmış ipuçları bulunmaktadır.

Medawar, araştırmada deney ve keşiflerin önemini vurgulayarak, belli başlı bilim adamlarının kullandıkları deney ve keşif türlerini tanımlamış, olumlu-olumsuz yönleri hakkında bilgiler vermiştir.

Medawar ayrıca bilimcilerin bilimsel keşifler yapmak, kanunlar ileri sürmek veya insan anlayışını arttırmak için gözlem ve deney yoluyla çalıştıklarını belirterek bilimsel süreci değerlendirmiştir.
Kısacası Genç Bilimadamına Öğütler kitabında genç bir bilimcinin bilim dünyasında karşılaşabileceği durumlar ve bu durumlarda yapması gerekenler yazarın deneyimleriyle birlikte tavsiyelerle birlikte sunulmuştur. Kitabın, genç bilimcilere çalışmalarında ışık tutmasının yanı sıra, alanda çalışan bilim insanlarına da genç bilimcileri yetiştirirken göz önünde bulunduracakları noktaları hatırlatması bağlamında yol gösterici olacağını düşünüyorum.
Medawar, P. B. (2005). Genç Bilimadamına Öğütler (24. Basım). Çeviren: Nermin Arık. Ankara: TÜBİTAK.

29 Eylül 2007 Cumartesi

Bilim ve bilimsel düşünce nedir?



Bilim hakkında yapılmış pek çok tanımlama bulunmaktadır. Bu çalışmada bilim kavramına ilişkin yapılan tanımlamalara değinirken özellikleri ile bilimi açıklamaya çalıştım.

Bilim;
“Evrenin ye da olayların bir bölümünü konu olarak seçen, deneysel yöntemlere ve gerçekliğe dayanarak yasalar çıkarmaya çalışan düzenli bilgidir."

“Genel geçerlik ve kesinlik nitelikleri gösteren yöntemli ve dizgesel bilgidir.”

“Belli bir konuyu bilme isteğinden yola çıkan, belli bir ereğe yönelen bir bilgi edinme ve yöntemli araştırma sürecidir.”

Bilimin insanın doğaya egemen olma isteğiyle ortaya çıktığı söylenebilir. İnsanoğlu var oluşundan beri doğayı bilmek, doğaya egemen olmak istemiştir. Bu nedenle, insan var oluşundan beri doğayla savaşmaktadır. Son zamanlarda, bu görüsün tersi ortaya atılmıştır: İnsan doğayla barış içinde yaşama çabası içindedir. Gök gürlemesi, şimşek çakması, Ay’ın ye da Güneş’in tutulması, hastalıklar, afetler, vb. doğa olayları bazen insanların merakını çekmiş, bazen de korkutmuştur. Öte yandan, bu olgu, insanı, doğa korkusunu yenmeye ve merakını gidermeye zorlamıştır. Korkuyu yenebilmenin ye da merakı gidermenin tek yolunun, doğa olaylarını bilmek ve ona egemen olmak olduğunu anlamıştır. Peki, insanoğlunun doğayla giriştiği amansız savasın tek nedeni bu mudur? Başka bir deyişle, bilimi yaratan güdü, insanoğlunun gereksinimleri midir?

Elbette korku ve merakın yanında başka nedenler de vardır. İnsanın (toplumun) egemen olma isteği, beğenilme isteği, daha rahat yaşama isteği, üstün olma isteği vb. nedenler bilgi üretimini sağlayan başka etmenler arasında sayılabilir. İnsanin korkusu, merakı ve istekleri hiç bitmeden sürüp gidecektir. Öyleyse, insanin doğayla savası (barışma çabası) ve dolayısıyla bilgi üretimi de durmaksızın sürecektir.

Bilim, yüzyıllar süren bilimsel bilgi üretme sürecinde kendi niteliğini, geleneklerini ve standartlarını koymuştur. Bu süreçte, çağdaş bilimin dört önemli niteliği oluşmuştur: çeşitlilik, süreklilik, yenilik ve ayıklanma. Şimdi bunları kısaca açıklamaya çalışayım.

Çeşitlilik: Bilimsel çalışma hiç kimsenin tekelinde değildir, hiç kimsenin iznine bağlı değildir. Bilim herkese açıktır. İsteyen her kişi ye da kurum bilimsel çalışma yapabilir. Dil, din, ırk, ülke tanımaz. Böyle olduğu için, ilgilendiği konular çeşitlidir; bu konulara sinir konulamaz. Hatta bu konular sayılamaz, sınıflandırılamaz.

Süreklilik: Bilimsel bilgi üretme süreci hiçbir zaman durmaz. Krallar, imparatorlar ve hatta dinler yasaklamış olsalar bile, bilgi üretimi hiç durmamıştır; bundan sonra da durmayacaktır.

Yenilik: Bir evrim süreci içinde her gün yeni bilimsel bilgiler, yeni bilim alanları ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla bilime, herhangi bir anda tekniğin verdiği en iyi imkânlarla gözlenebilen, denenebilen ye da var olan bilgilere dayalı olarak usavurma kurallarıyla geçerliği kanıtlanan yeni bilgiler eklenir.

Ayıklanma: Bilimsel bilginin geçerliği ve kesinliği her an, isteyen herkes tarafından denetlenebilir. Bu denetim sürecinde, yanlış olduğu anlaşılan bilgiler kendiliğinden ayıklanır; yerine yenisi konulur.

Bilimselliğin Ölçütleri Neler Olabilir ?

Her bilim dalının kendine özgü bir konusu olmalıdır.
Bilimsel çalışmalar, bilimsel yöntemle yapılmalıdır.
Bilimsel sonuçlar güvenilir olmalıdır.
Bilimsel sonuçlar bir kişi ya da grubun tekelinde olmamalıdır.
Bilim nesnel (objektif) olmalıdır.
Bilim eleştiriye açık olmalıdır.
Bilim genelleyici olmalıdır.
Bilim akla ve mantığa dayanmalıdır.
Bilimin amacı, bilimsel yasa ve kurallara ulaşmak olmalıdır.

Bilimsel düşünce, her şeyi bilim ölçüsüne göre değerlendirmektir. Bilimsel düşünce sorgulamayı, eleştirmeyi, bilimin açıklamalarına göre düşüncelerine ve eylemlerine yön vermeye çalışmayı, eleştirilere açık olmayı, nesnel olmayı, gerçekçi olmayı ve insancıl olmayı içerir.

Merhaba!


Burada Açık ve Uzaktan Öğrenmeye İlişkin Nicel Araştırmalar dersi kapsamında yapacağım çalışmaları yayınlamaya çalışacağım.


İyi seyirler :)